Uşak’ın çeşitli yerlerinden gelen kulüp üyeleri akşam yemeğinde buluştukları restoranda bir süre sohbet etti. Toplantının açılış konuşmasını yapan AÖF Uşak il Temsilcisi Öğretim Görevlisi Ahmet Mıdık projenin oluşumu hakkında bilgiler verdi. Anadolu Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi Aşçılık Bölümü öğrencileri tarafından kurulan Aşçılık Kulübü’nün 2018-2019 Eğitim Öğretim yılında kendi aralarında konuşarak tartışarak böyle bir projeye karar verdiğini ve kendisinin de bu oluşumu desteklediğini belirten Mıdık ; “ Biliyorsunuz Uşak hizmet sektörünün en zayıf olduğu illerden bir tanesi, başkanımız da burada. Amacımız Üniversite olarak kulüp marifetiyle Uşak’ta mutfak kültürünün yerleşmesini özellikle yöresel yemeklerimizin yerleşmesini istediğimiz için böyle bir proje hazırladık.” Dedi.
Proje kapsamında istekli olan 8-10 işletmeyi ziyaret edeceklerini bu işletmelerden sektör hakkında bilgeler alırken kendi bilgi ve deneyimlerini de onlara aktaracaklarını söyleyen Mıdık ; “ Dolayısıyla hem o işletmeleri kulüp olarak öğrenciler olarak tanıyacağız hem de tanıtacağız. Benim bir parolam vardır zaman söylerim ‘tanınmazsak tanıtamayız’, eğer siz tanımıyorsanız tanıtım yapmanız mümkün değildir. Uşak’ta yeni açılan bir yerdeyiz. Kendilerini bizi ağırladıkları için teşekkür ediyoruz. Burada yöresel yemeklerde yapıyorlar, nezih bir mekan, kendilerine başarılar diliyorum” şeklinde konuştu.
Uşak tarhanasının hak ettiği yerde olmadığına dikkat çeken Mıdık konuyla ilgili olarak şunları söyledi; “ Her yerde ifade ediyorum, bunu özellikle paylaşılmasını istiyorum, Gediz’de tarhanası bizden daha önde. Neden önde? Geçenlerde bir arkadaşımdan duydum Gediz’de tarhana üreten bir emekli öğretmen arkadaşımız 80 ton tarhana üretiyor ve kasım ayında bitiriyor, bu Uşaklılar için soru işareti. Uşak’a tarhana diyarı diyoruz ama tarhanadan yeterli katma değeri alamıyoruz. Kahramanmaraş’ta tarhananın cipsinin yapıyorlar biz neden yapamıyoruz? Bölük pörçük az sayıda tarhana üretimiz var biz bunu neden fabrikasyon olarak geliştiremiyoruz? İnşallah bu proje sayesinde bir uyarıcılık görevi yaptığımızı düşünerek bu tür ilerlemelerde mesafe kat ederiz diye düşünüyoruz.”
Uşaklı Esnafların alınmamasını kendisinin de Uşaklı olduğunu belirterek Uşaklı esnafların ilk önce para dediğini ancak ilk önce paranın değil hizmetin geldiğini söyleyen Mıdık ; “ Eğer hizmeti verirseniz para sonra gelir. Bu kıstası dikkate alan esnafların işletmeleri bakınız ömür boyu, babadan oğula devam eder. Sürekli para diyenler ise ne yazık ki kepenk kapatmak zorunda kalıyorlar.” İfadelerini kullandı.
Mıdık konuşmasının sonunda projenin ilk ayağına katılan Uşak Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanı Atalay Savaş’a teşekkür etti. Mıdık’ın konuşmasının ardından söz alan Atalay; “ Böyle bir ortama bizi davet ettiğiniz için teşekkür ederim. Uşak’ın tanıtılmasında ve ürünlerinin Türkiye ve dünyaya duyurulmasında Uşak Esnaf Odaları olarak biz de üzerimize düşeni yapacağımızı taahhüt ediyoruz.” Diyerek sözlerine son verdi.
