- Dil kökü geride ve damağı yarıklarla dünyaya gelen Metehan bebek, Uşak Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde hazırlanan dil itici aparatın takılmasıyla solunum cihazına bağlanmadan nefes almaya ve emmeye başladı

- Baba Mecit Yavuz; “ Onu ilk kez normal bir şekilde soluk alırken gördüğümde çok mutlu oldum. Bizim için tarif edilemez duygular”

İstanbul'da yaşayan Yavuz çiftinin ilk çocuğu olan ve Pierre Robin Sendromu nedeniyle dil kökü geride doğan 1 aylık Metehan bebek, Uşak Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ndeki müdahaleyle solunum cihazına bağımlılıktan kurtuldu.

Anne Çiğdem Yavuz, hamileliğinin 20. haftasında yaptırdığı detaylı ultrason çekiminde bebeğinin alt çenesinin gelişimini tamamlamadığını, damakta yarıkların olduğunu ve Pierre Robin Sendromlu olarak dünyaya gelme ihtimali olduğunu öğrendi.

Bu hastalığın cerrahi yöntem kullanmadan tedavisinin Türkiye'de nadir olarak yapıldığını, bu merkezlerden birinin Uşak Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesinde olduğunu öğrenen Yavuz çifti, doğumdan önce doktorlarla irtibata geçti.

Alt çene kısmı tamamlanmadan, dil kökü geride ve damağında yarıklarla dünyaya gelen Metehan bebek, ambulansla Uşak'a getirildi.

Cihaza bağlanarak nefes alabilen ve ağızdan beslenmesi yapılamayan Metehan bebek için Diş Hekimi Serap Titiz tarafından dil itici aparat (preepiglottik buton plağı) hazırlandı.

Bebeğin ağzına yerleştirilen aparat sayesinde cihaza bağlanmadan nefes alabilen bebek biberonla beslenmeye başladı.

Baba Mecit Yavuz konuyla ilgili yaptığı açıklamada; “Yapılan müdahaleyle çocuğum yaşama bağlandı. Bebeğimiz soluk alamıyor ve beslenemiyordu. Bu düzeldi. Doğduğundan bu yana ilk kez biberonla besledim, çok duygulandım, gözyaşlarıma hakim olamadım. Onu ilk kez normal bir şekilde soluk alırken gördüğümde çok mutlu oldum. Bizim için tarif edilemez duygular. Bu süreç çok ağırdı. Bebeğimin iyiye gittiğini görmek açıkçası bize moral ve motivasyon oldu. dedi.

Anne Çiğdem Yavuz ise çocuklarının rahat bir şekilde nefes alıp vermesinin mutluluk verici bir duygu olduğunu söyledi.

Diş Hekimi Serap Titiz ise Pierre Robin Sendromu belirtilerinin tedavisinde uyguladıkları yöntemin çok yaygın olmadığını ifade etti.

Bebekten ölçü aldıktan sonra dili önde konumlandıracak bir aparat tasarladıklarını aktaran Titiz, şu bilgileri verdi

Metehan çok güçlü bir bebek. Aparatı yaptıktan sonra ne zaman memeyi emecek diye bekliyorduk. Biberonu kaptıktan sonra bırakmadı ve bu hepimiz için bayram oldu. Dünyalar önünüze gelse onun verdiği mutlulukla kıyaslanamaz. Bir bebeğin hayatına dokunmanın verdiği mutluluk hiçbir şeyle ölçülemez. Bir şeyin tedavisi varsa bunun yaygınlaşması gerekir. Amacımız tüm Türkiye'de bu sendromla doğan çocukları tedavi etmek. Daha geniş kitlelere adımızı duyurmak istiyoruz. Bu alanla ilgilenen hekim sayısı oldukça az. Diğer tedavi yöntemleri ise daha çok cerrahi işlem gerektiriyor. Bunun için hastaların birçoğu yurt dışına gitmek zorunda kalıyor ya da cerrahi müdahale yaptırmak zorunda kalıyor.

Hastanenin Yenidoğan Yoğun Bakım Sorumlu Hekimi Bora Baysal da benzeri rahatsızlıklarla ilgili hastane bünyesinde bir merkezi kurma aşamasında olduklarını ifade etti. AA

Editör: TE Bilişim