Son dönemlerde artan maliyetler, işçilik ve enerji giderleri Uşak’ın kendine has tarhanasının da maliyetini katladı. Geçen yıl kilosu 5 ila 10 TL arasında olan domatesin kilogram fiyatı bu yıl 25 TL’ye, 20 TL olan biberin kilosu 40 TL’ye ve 5 TL olan soğanın fiyatı da 15 TL’ye çıktı. Bununla birlikte sürekli fiyatı artan un ve yoğurt da tarhana üreticisini zorlayan unsurlar olarak dikkat çekti. Geçen yıl tarhanayı yaklaşık olarak kilogram başına 60 ila 70 TL civarında mal eden ve 90 TL’ye satan tarhana üreticileri, kademe kademe zam yaparak 160 TL’leri gördü. Tarhana üreticileri bu yıl gelen ilave zamlarla birlikte perakende fiyatı 220 TL’ye çıkarmak zorunda kaldı. Yaz dönemi boyunca gelen zamların devamı durumunda, fiyat daha da artacak ve 1 kilogram tarhana kışa doğru 300 TL’leri görecek.

FİYAT ARTIŞI KARŞISINDA ÇÖZÜM ŞU AN YOK

Uşak’ın coğrafi işaretle tescilli yöresel lezzeti ve şifa deposu tarhananın üretim maliyeti bu yıl sürekli zamlanırken, 2021’de kilogramı 60 TL dolaylarında olan ve 2022’de de 90 TL ile 100 TL arasında satılan tarhana, şu anda 220 TL’ye satılıyor. Fakat 220 TL’lik tarhana geçtiğimi dönemin mahsulüyle üretildiği için fiyat şu anda zamlı olsa dahi piyasaya göre daha makul düzeyde. Fiyatlardaki bu denli artışın sebebinin artan girdi maliyetleri olduğunu belirten bazı firma yetkilileri, tarhanaya gelen zammın temel nedeninin artış hızı durdurulamayan enflasyon olduğunu ve bu süreçte en fazla zammın gıdaya geldiğini belirtti. Vatandaşa ürün satarken durumu izah etmek zorunda kaldıklarını belirten sektör temsilcileri, “Tarhana bizim ninelerimizden kalan önemli bir mirasımız ve bu yıl soğanın, biberin, domatesin, yoğurdun ve unun fiyatı sürekli artıyor. İşin içine emek de giriyor ve tarhananın bedeli de ister istemez artıyor. Bu yıl nasıl üretiriz ve nasıl bunu satarız diye düşünmekteyiz” dedi.

Gıdanın temel gereksinim olduğunu ve sektöre verilecek teşviklerin vatandaşa da olumlu yansıyarak, enflasyonla mücadelede faydalar sağlayacağını belirten sektör temsilcileri, “Gıdaya teşvik verilmesi lazım ve bu sağlanmazsa gıda enflasyonu ciddi seviyelere gelir. Vatandaşımızın alım gücünü koruma adına bir an önce pozitif adımlar atılmalı. Çünkü her şeyden tasarruf olur, sağlıktan ve beslenmeden olmaz” ifadesini kullandı.  

HABER /  ÇİĞDEM TURAN

Editör: Zülal Karadedeli