“Olmaz Olmaz” Dememek Lazım

Bu seçim gerçekten çok önemli bir seçim, öylesine önemli bir seçim ki görmediğimizi görüyor, duymadığımızı duyuyoruz. Görmesine görüyor, duymasına duyuyoruz ama inanamıyoruz!

Abone Ol

Türkiye’nin yakın dönem siyasi geçmişine baktığımızda özellikle 2. Dünya savaşının ardından bütün dünyayı şekillendiren kapitalizm ve komünizmin etkisini görürüz. Bu iki taraf arasındaki çatışmalar  zaman zaman darbelerin de nedeni sayıldı, ancak bu sebeplerin ne kadar “suni” olduğunu  bugün daha iyi anlıyoruz. Önceden ideoloji uğruna birbirini öldürenlerin bazıları şimdi her nedense can ciğer kuzu sarması oldu. Artık kapitalizmin, komünizmin, hatta terörizmin tek bir düşmanı var, hatta hatta kendine “mücahit” diyen bazı “Milli Görüşçü” ler bile aynı düşman karşısında saf tutmuş durumda.

Şaşırmamak elde değil, bu kadar değişik kulvarlarda yıllarca  birbirine zıt siyaset üreten  ideolojileri ittifak halinde görünce insan soramadan edemiyor. Peki kardeşim aranızda hiç bir fark yoktu da yazık değil mi o kadar giden cana, yazık değil mi vatana, millete, neden yaşandı bu kadar acı. Yanlış anlaşılmak istemem, o acılar tekrar yaşansın değil derdim, madem aynı rengin değişik tonlarıydınız neden milletin anasını ağlattınız yıllarca… Şimdi ne oldu, değişen ne?

“GAZETECİ” FETÖ VE PKK’YA AKIL VERİYOR

Geçenlerde ulusal bir kanalda yapılan tartışma programının tekrarına internet ortamında rastladım, burada konuşulanları duyunca kanım dondu. Programda sol görüşlü olmasıyla  bilinen bir “gazeteci” FETÖ ve PKK’nın ileri gelenlerine şu şekilde akıl veriyordu: “ Yaptıkları bu linç girişimlerinin ters tepeceğini düşünmüyorlar mı bu kadar şeyler hani.. Yani sonuçta zeki insanlar, bir sürü kumpaslar kurdular, bir sürü ortalığı karıştırdılar vs. FETÖ’cüler, PKK’lılar, Bu seçim sürecinde Muharrem İnce’ye ölçüsüz bir saldırı.. Gerçekten ibret verici”. Gerçekten ibret verici değil mi?

BAZI “MİLLİ GÖRÜŞÇÜLER” CHP’YE OY VERECEK

Liseden sınıf arkadaşımla ortak bir arkadaşımızın dükkanında karşılaştık, malum gündem, seçim, arkadaş benimle vedalaşırken genellikle SAADETLİ GÜNLER diyerek vedalaşır gülümseyerek. Ona” Sizin parti seçime kendi logosuyla girmiyor ne yapaksınız?”  dedim. “Ben oyumu CHP’ye vereceğim” dedi. “Sen milli görüşçüsün bildiğim kadarıyla” dedim, “Yani Erbakancısın”, evet, “Nasıl oluyor bu?”, “Liderim neredeyse ben oradayım” dedi.

BUNU DA MI GÖRECEKTİK!

Yine inanılmaz bir iddia, yine sol cenahtan  bir gazeteci.. Bir de söylenti falan değilmiş ha gayet ciddi istihbarata dayanıyormuş. Neymiş efendim “Trafoya ayı girecekmiş” Ayı dediği de Rusya.. Rusya seçim için özel oy pusulası yapmışmış, bu oy pusulaları akıllıymış, seçim günü saat 17;00’dan sonra Recep Tayyip Erdoğan’dan başkasına verilen oyları silecek, Erdoğan’ın hanesine de evet mührünü konduruverecekmiş…  Şaka değil ha gerçek.. Bunu ulusal bir kanalda karşısındaki kelli felli profesöre bakarak anlatıyor. Büyüklerimiz buna benzer bir durumla karşı karşıya kaldıklarında “Allah’ım Akıl Deryasından Çıkarmasın” derlerdi.