Prof. Dr. Şener Üşümezsoy, ebediyete intikal eden ve Türkiye’nin yetiştirdiği önemli bilim insanlarından biri olan Prof. Dr. Namık Aysal’ın ülkemize ve Ege Bölgesi’ne yaptığı katkılara değindi. Prof. Dr. Şener Üşümezsoy, “Namık’ın yaptığı ve göz nuru döktüğü bu verileri ve kesitleri bir kez daha size sunarak, kendisi Uşaklı olarak Menderes’i incelemeyi hayat gayesi olarak ve yıllardır verdiği mücadeleyi de son 1 ayda bütün mesaisini ve Egelilere ve hemşehrilerine sunduğu bu katkıyı sunmak benim için de bir onurdur” dedi.
PROF. DR. NAMIK AYSAL’IN YÜKSEK LİSANS TEZİ UŞAK’IN MURAT DAĞI VE MENDERES’İ KONU ALMIŞTI
Yüksek Lisans Tezi Menderes Manisi Kuzeydoğu Çeperinde (Sivaslı-Uşak) Makaslama Zonlarıın Analizi olan Prof. Dr. Namık Aysal’ın çalışmalarından kesitler veren Prof. Dr. Şener Üşümezsoy, şu ifadelere yer verdi:
“Namık, Yüksek Lisansını Uşak’ta Murat Dağı civarında yaptı ve bu çalışmada birlikte çalışmıştık. Yüksek lisans tezinde arazide jeolojik harita yapmaktan çok, bu yapıların durumu ölçtük ve farklı bölgelerdeki stresi ve yapıların farklılaşması ve mineral dokularının farklılaşması gibi bir konuya yönelmiştik. Namık Aysal’la birlikte Menderes Masifi’nin ve güneyde Çine Masifi’nin yer aldığı bir alanda Ege Bölgesi’nin alt kabuğu dediğimiz kayaçların büyük bir gerilmeyle pencere gibi yukarı çıkmıştır. Bu genişleme, Taşvanlı ve Antalya bölgesindeki alan bu tarzda gelişme sonucu ortaya çıkmıştır”.
GÖRDES YÜKSELTİSİ, SELENDİ ÇUKURU, UŞAK YÜKSELTİSİ VE SİMAV FAYI
Prof. Dr. Üşümezsoy, şöyle söyledi: “Menderes Masifi’nin güneyi, İzmir ve Ankara zonu ve Taşvanlı zonu olarak ortaya çıkan bir yapı ortaya koyduk. Bu yapı Ege Bölgesi’ndeki depremselliği anlamamız için ilk adımdı. Gerilmeyle Gördes yükseltisi, Selendi çukuru ve Uşak yükseltisi ve Simav fayının ortaya çıktığı bir yapı gözlemledik. Bu tespit bölgenin depremselliği için önemli bir nokta oldu. Son Simav depremi konusundaki yazdığım yazılar, konferanslar ve videolarla ilgili benim arazideki gözüm de MTA adına Namık olmuştu. Namık bana araziyi birlikte gezdiğimiz için bana arazideki durumu ve bilgisayar hizmetleriyle oradan haritaları ve yüzeydeki fay cephelerini ortaya çıkarmak için sürekli veri gönderdi. Namık’ın gönderdiği kesitler bize 3 boyutlu bir görüşü görme imkanı da verdi. Simav dağının fay cephesinin yüksekliğini ve Simav ovasındaki depremlerin yayılımından hareketle burada kırılma riski olan alanları görme imkanı verdi.”