Aslen Tokatlı olan ve  İzmir’de doğup  büyüyen Duran dedesine verdiği bir söz üzerine İslami Bilimler Fakültesinde okumak için Uşak’a geldi.  Halen Uşak Üniversitesi İslami Bilimler Fakültesinde öğrenci olan Duran Uşak’a geliş  ve otomobil sektörüne girişi sürecini şu şeklide anlattı ; “Nasipten öteye yoktur derler ben üniversite tercihlerinde özellikle Uşak diye tutturdum, aileme çok ısrar ettim ki Uşak’ın sadece içinden geçmişliğim var. Benim nasibim Uşak’taymış ilahi bir el vardır ya, o, düşünceme yansımış. Geldim buraya zaten önceden de araç alıp satıyorduk,  burada da birkaç ticaretimiz oldu, bunu kurumsal yapalım dedik. Uşak’ta esnaflar tarafından tanınıyoruz, esnafın bir sıkıntısı olduğu zaman koşturuyoruz. Etrafımız bize saygı gösteriyor ama bize gösterilen saygı bizim öğrendiğimiz kültürden kaynaklanıyor, biz insanı ticaretten önde tutuyoruz, nasıl bir babanın arkasında yürüyorsak çünkü baba karakterdir, birçok şeyi babamdan öğrenmişimdir, arkadaki birey de öyle büyüyor.  Biz insanlığı bir adım önde tuttuğumuz sürece ticaret arkada kendi kendini götürüyor.”

“TEBESSÜM OLABİLMEK ÇOK GÜZEL BİR ŞEY”

Sektörde insanlığı öne çıkaran satış stratejisiyle müşterilerine yeni bir araç sahibi yaparken yeni bir arkadaş ve dost kazandırmak istediğini söyleyen Duran İşyerine gelen kimsenin asık suratla ayrılmayacağını iddialı bir şekilde vurguladı, Duran; “İnsanı mutlu etmek kadar güzel bir şey yoktur. Karşı tarafın yüzünde tebessüm olabilmek çok güzel, hadiste de diyor ya “Tebessüm Sadakadır” diye. Tebessüm olabilmek çok güzel bir şey. Biri giderken ‘Allah Razı Olsun’ dedi mi… Duaların en hoşu Allah’ın razı olması, inşallah Allah bizden razı olur.  Kimi ilk arabasını alıyor, kimi böyle bir alış veriş görmemiş oluyor. Geçende Eşme’den Ziya diye bir ağabeyimize araba verdik sırf kişiliğimizi beğendi diye buraya gelirken tarhanasını, turşusunu , ailesini getirmiş, sırf bizimle tanıştırmak için. Buradan çıkarken sarıldı, gözleri doldu, ondan sonra bana çok iş yaptırdı. Biz ticarette bu duruşu kendimizi düstur edinmişiz.” Dedi.

“BİZ DE SÖZ PARADAN DEĞERLİDİR”

Ticareti dedelerinden öğrendiğini aktaran Duran; “Annemin babası zamanında Tokat’ın en büyük tüccarlarındandı, borcu verip unutan bir insandı. Örneğin bakkalına, marketine insanların borcu var diye kendi çocuklarını sokağa bırakmazdı. Biz hem bu dünya için hem öbür dünya için birikim yapalım. ‘Ticarette söz ola kese başa, söz ola bitire savaşı’ önemli olan odur.  Bir söz verildiyse o arabanın piyasası gecede 20 bin lira da artsa ben 20 bin lira kazanacağıma sözümde dururum, en azından o adamı kazanırım” şeklinde konuştu.

“SATIN ALDIKTAN SONRA MEMNUN OLMAYAN BİRİ ÇIKARSA O ARABAYI GERİ ALIRIM”

Kendisinden otomobil satın aldıktan sonra memnun olmayan birine çıkarsa o arabayı geri alacağını vurgulayan Duran müşterilerine nasıl güvendiklerini ve onlara nasıl bir güven verdiklerini yaşadıkları bir olay üzerinden şu şekilde anlattı; “Yaklaşık 2 ay önce bir araç sattım. Ben satışı verdim ama para benim hesabıma para geçmedi, havuzdaki para yanlışlıkta arkadaşın hesabına geçti ama biz ona ‘yolun uzun memleketine gidince gönderirsin’ dedik. O ne yaptı gitti bankaya hesabımıza çıkış yaptı burada masaya fazladan iki bin lira para koydu bu sizin bize verdiğiniz güven dedi, biz tabi parayı geri verdik bizim güvenimizi satmıyoruz dedik. Şu an hala sohbet ediyoruz,  ikinci bir araç alacak ve dediği tek şey şu ‘ben arabamı sizden alacağım’. ”

“UŞAK’A GELEMEYENLERİN ARAÇLARINI AYAKLARINA GÖTÜRÜYORUZ”

İl dışından gelen müşterilerinin ilgilendikleri arabada söylediklerinden farklı bir sorunla karşılaşırlarsa her türlü masraflarını üsteleneceklerini belirten Duran ancak şimdiye kadar böyle bir şey yaşamadıklarını söyledi. Araç alırken çok dikkatli olduğunu içine sinmeyen bir durumda iki farklı yerden iki farklı  ekspertiz yaptırdığını, ikisinin raporu tutuyorsa o arabayı aldığını söyleyen  Duran  konuşmasına şu ifadelerle son verdi ; “Buraya gelemeyen insanların araçlarını ayaklarına da götürüyoruz.  Tokat’a araba götürdüm. Bursa’da bir ağabeyimiz vardı ben gelemiyorum dedi aracı Bursa’ya götürdüm satışını orada verdim. Yeter ki istesinler ardından bir Allah razı olsun desinler.”

Editör: TE Bilişim