Tulumbanın Uşak’ın ilk sanayici ailelerinden Torlak ailesinin deposunda bulunduğu bilgisini veren müze görevlisi Arkeolog Cengiz Doğan; “ Makine, Hacı Ahmet Torlak’tan oğulları Mustafa Torlak ve Ruhi Torlak’a, ardından Mustafa Torlak’ın oğlu  Mesut Torlak’a kalmış, o da Uşak Belediyesi Kent Tarihi Müzesi’ne bağışladı. Kendilerine çok teşekkür ediyoruz.” Dedi

Tulumbanın bağış alınmasından sonra gerekli bakımlarını yaparken üzerinde Yunanca bir yazı gördüklerini  aktaran müze görevlisi Ömer Aşçı; “Bu yazıyı Yunanca bilen bir öğretim görevlisi arkadaşımıza gönderdiğimizde bunun İzmir’de demircilik ve dökümcülük yapan Yunan bir esnafın markası olduğunu söyledi. Büyük ihtimalle o dönemde yani 1922 öncesi dönemde İzmir’de demir döküm işleri yapan bir Yunan esnaftan alınmış ve Uşak’ta kullanılmış. Torlak ailesi Osmanlı döneminde iplik sektöründe faaliyet gösteren,  Cumhuriyet sonrası dönemde de Uşak’ın ilk benzin istasyonunu açan,  market tarzında bir işletmeyi Uşak’a ilk defa kazandıran önemli bir aile. Torlakzadeler diye anılır. Kendilerine teşekkür ediyoruz”  şeklinde konuştu.

Tulumbanın teknolojisini bilinen sistemlerden çok farklı olduğunu söyleyen Aşçı; “Bizim bildiğimiz emme basma tulumbalar bir kol üzerine baskı yapılarak gel-git harekiyle su çıkartır ama bu tulumba  yanındaki kolun kendi etrafında çevrilmesiyle aynı görevi yerine getiriyor. Bence bu mantıkla çalışan bir tulumbanın örneğine Türkiye’de çok nadir rastlanır” ifadelerini kullandı.

Editör: TE Bilişim