Uşak CHP’nin Kızılcasöğüt’te astığı “Sınır Namustur” yazılı pankart kimliği belirsiz kişilerce söküldü. Konuyla ilgili bir açıklama yapan CHP Uşak İl Başkanı Ali Karaoba, “Kamera görüntüleri incelenip gereken yapılacaktır. Aynı pankarttan tekrar belde binamıza astık. Yüz defada indirseler tekrar asarız. Sınır Namustur! lafının nesinden rahatsız oldular anlamıyorum. Herkes elini kolunu sallayarak ülkemize çok rahat giriyor. Provokasyonlara gelmeyeceğiz” dedi.

CHP Uşak İl Başkanı Ali Karaoba, partisinin Banaz’a bağlı Kızılcasöğüt beldesindeki binasına astığı “Sınır Namustur” pankartının kimliği belirsiz kişilerce indirildiğini ve buna karşın suç duyurusunda bulunduklarını ifade etti. Konuyla ilgili sosyal medya hesabından bir açıklama yapan Karaoba, “Banaz Kızılcasöğüt Beldemizde Belde Binasına asılı olan sınır namustur pankartı muhtemel iki kişi tarafından indirilmiş, bu konuyla ilgili savcılığa suç duyurusunda bulunduk. Kamera görüntüleri incelenip gereken yapılacaktır. Aynı pankarttan tekrar belde binamıza astık. Yüz defada indirseler tekrar asarız. Sınır Namustur! lafının nesinden rahatsız oldular anlamıyorum. Herkes elini kolunu sallayarak ülkemize çok rahat giriyor. Provokasyonlara gelmeyeceğiz. Çalışmaya devam edeceğiz. Asla yolumuzdan vazgeçmeyeceğiz. Çok lafa gerek yok, sınır namustur” dedi.

Karaoba, Suriye sınırındaki gelişmelerle ilgili olarak da, “Komşumuz Suriye’nin istikrara kavuşması, ülkenin demokratikleşme sürecinin ilerlemesi ve Cenevre’de süren görüşmelerin olumlu bir sonuca doğru evrilmesi Cumhuriyet Halk Partisi olarak daima desteklediğimiz ve teşvik ettiğimiz bir konu olmuştur. Aynı şekilde ülkemizde bulunan geçici koruma altındaki Suriyelilerin gönüllü olarak ülkelerine dönüşünün sağlanması ve teşvik edilmesi de sorunun Türkiye’ye yansıyan boyutunun suhuletle çözümü bakımından savunageldiğimiz bir yaklaşımdır. Bütün bu politikaların ve yaklaşımların hayata geçirilmesinde Şam yönetimi ile diyalog içinde olunması gerçekçi ve doğru bir yol haritasının gereklerindendir. CHP olarak başından beri savunduğumuz bu çizginin yararının nihayet anlaşılmış olması ve bu yönde olumlu adımların atılmaya başlanması memnuniyet vericidir. İktidarımızda bu adımların daha somut ve sonuca yönelik olarak sürdürüleceğinden kimsenin kuşku duymamasını isteriz. Bu yaklaşımdan rahatsızlık duyacak çevreler her zaman olabilir. Nitekim şanlı bayrağımıza yönelik çirkin ve asla kabul edilemez saldırılar bu gibi çevrelerin çaresizliklerinin acınacak durumdaki çırpınışlarından başka bir anlam taşımamaktadır. Bu davranışları ve şanlı bayrağımıza yapılan saldırıları şiddetle kınıyoruz. Türkiye ve Suriye halklarının huzur, barış ve yeniden layık oldukları iyi komşuluk ilişkilerine kavuşmalarını desteklemeye ve bu amaçla yönelik olarak çalışmaya devam edeceğiz” dedi.

Öte yandan Karaoba, son dönemlerde yaşanan enerji sorunlarına da değindi. Karaoba, “EPDK’nın görevi, 2019 sonrası yapılan lisanssız santrallerin tüketiminden fazlasının YEKDEM’e bedelsiz katkı olarak dikkate alınacağına yönelik düzenleme yaparak sektörde ciddi endişe yaratmak olmamalıdır. Aksine, EPDK’nın görevi endişeleri ortadan kaldıracak, yatırımcıların, üretenlerin ve tüketicilerin önünü görebilecek düzenlemelerle tüm kesimleri kucaklayan düzenlemeler yapmaktır. 9 Mayıs 2019 tarih ve 1044 sayılı Cumhurbaşkanı kararında; “güneş enerjisinden üretilen üretim fazlası elektriğin EPDK tarafından yayınlanan abone grubuna ait perakende tek zamanlı aktif enerji bedeli uygulanır ve YEKDEM kapsamında değerlendirilmek üzere on yıl süreyle satın alınır” hükmüne yer verilirken AK Parti iktidarına ‘aklınız neredeydi’ diye sormazlar mı? Bu nasıl bir öngörüsüzlüktür ki, bugün, 3 yıl önce alınan bu karardan geri adım atılmıştır? 2019’da bu karar alındıktan sonra oteller, soğuk hava depoları, çırçır fabrikaları, tarımsal ürün işleme tesisleri ve benzeri bir çok yatırımcı bankalara borçlanarak, sermayelerinden ayırarak elektrik üretmek için yatırım yapmışlardı. Şimdi yapılan yönetmelik değişikliği ile bu yatırımlara “gecekondu” gözüyle bakılıp “ya yıkacaksınız yada fazladan ürettiğiniz elektriği bedava sisteme vereceksiniz” denmektedir. AK Parti iktidarının enerji yönetimi bu olumsuzlukları düşünmeden yarattığı sistem ve kurallar bu gün Türkiye’nin içindeki darboğazı daha da büyütmektedir”  dedi.

EPDK’nın en kısa sürede bu düzenlemeden vazgeçmesi gerektiğinin altına çizen Karaoba, “Paydaşların görüşleri alınmadan, sektörü dinlemeden yapılan her düzenleme ne yazık ki ölü doğmuştur. Doğal olarak hak kaybına uğrayan sektör temsilcileri bu yönetmeliğin durdurulması için Danıştay’a giderek hukuksal zeminde haklarını arayacaklardır. Bu yönetmelik yürürlüğe konulmadan önce EPDK’yı uyarmış olduğumuzu bir kez daha anımsatarak, AK Parti iktidarının ve EPDK’nın bu kararı tekrar gözden geçirmesi gerektiğinin altını çiziyorum” dedi.

Editör: TE Bilişim