Torbalı Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki ilk duruşmaya, sanık anne S.M.A. ve taraf avukatları katıldı. Cezaevinde bulunan baba H.A, Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile duruşmaya bağlandı.
Savunması alınan S.M.A, akşamları hurda toplamaya gittiğinde genellikle çocukları 20-25 dakika evde yalnız bıraktığını söyledi.
Çocuklarının en büyüğünün 5 yaşında olduğunu aktaran S.M.A, "Birer sene arayla doğdular, eşim cezaevinde olduğu için evin geçimiyle ilgilenemedi." ifadelerini kullandı.
DAHA FAZLA ÜŞÜTSÜNLER İSTEMEDİM
Olay günü evden çıkarken çocuklar üşümesin diye elektrikli sobayı tek ayarda açtığını savunan anne S.M.A, şunları anlattı:
"20 dakika kadar dışarıda kaldım. 1 gün öncesinde hurdaları toplamıştım ve evin arkasına bırakmıştım. Sadece olay tarihinde hurdaları alıp bir tüccara götürdüm. Hızlı olsun diye paranın bir kısmını dahi elden almadım. Çocuklarımın ölümünden sonra psikolojik tedavi aldım. İlaçlar kullanarak yaşamımı sürdürüyorum. Soba daha önce devrilmemişti. Ben evden çıkmadan bütün çocuklarımı uyutmuştum. En küçük olanın tam uyumadığını düşünüyorum. Hepsini uyuttum ancak o yarı uyur vaziyetteydi ve sobayı o devirmiş olabilir. Ben çocuklarımın hepsini çok seviyordum. Başlarına böyle bir şey gelmesini istemezdim. Kesinlikle kötü niyetim veya dikkatsizliğim yoktur. Sadece üşümesinler diye elektrik sobasını açtım. Zaten çocuklar hastaydı. Daha fazla üşütsünler istemedim."
BABA ŞİKAYETÇİ OLMADI
Müşteki baba H.A. ise hurdacılık yaparak geçimlerini sağladıklarını ifade ederek, "Eşim kötü niyetle davranmamıştır ve dikkatsiz değildi. Çocuklara bakmaya, büyütmeye çalışıyordu. Benim yokluğumda çocuklara bakmaya çalıştı. Sanık eşimden şikayetçi değilim." diye konuştu.
Cumhuriyet savcısı, sanığın "bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne sebep olma", suçundan ceza almasını ve cezada indirim yapılmasını mütalaa etti.
Son sözleri sorulan anne, "Böyle bir şey olacağını bilsem ben de onlarla uyurdum. Onların karnını doyurmak için gitmek zorundaydım. Yoksa o gün aç kalırdık. Beraatimi istiyorum. Üzgünüm, şimdi çocuklarımı düşününce aklıma toprak kokusu geliyor." dedi.
Mahkeme heyeti, sanığın olayda "bilinçli taksiri" olmadığını, annenin çocukların vefatı nedeniyle üzüntü duyduğunu belirterek, ceza verilmesine yer olmadığına hükmetti.
Heyet ayrıca, annenin adli kontrol tedbirlerinin de kaldırılmasına karar verdi.
OLAY
Selçuk ilçesinde 11 Kasım 2024'te, Cumhuriyet Mahallesi'ndeki bir evde çıkan yangında evde yalnız olan ve dumandan etkilenen Fadime Nefes A. (5), Funda Peri A. (4), Aslan Miraç A. (3), Masal Işık A. (2) ve Aras Bulut A. (1) kardeşler hayatını kaybetmişti.
Gözaltına alınan ve ilk ifadesinde, eşinin cezaevinde bulunduğunu, hurdacıdan parasını almak için kısa süreliğine evden ayrıldığını belirten anne S.M.A, adli kontrol şartıyla serbest bırakılmıştı.
Torbalı Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, anne S.M.A'nın "bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne sebep olma" suçundan 20 yıla kadar hapisle cezalandırılması istenmiş, Torbalı Ağır Ceza Mahkemesi iddianameyi kabul etmişti.