Uşak’ta 17 Aralık 1926’da açılan ve Türkiye’nin ilk çok ortaklı anonim şirketi olan Nuri Şeker Uşak Şeker Fabrikası’nın binasında dış cephe düzenlemesi yapıldı. Fabrikanın Ankara-Uşak Karayolu üzerindeki giriş kısmında bazı düzenlemeler yapılırken, dış cephe boyası da yenilendi ve daha güzel bir görüntü ortaya çıktı. Fabrikanın giriş kısmına da kurucuların başında yer alan Nuri Şeker hakkında bazı bilgiler eklendi. Nuri Şeker Uşak Şeker Fabrikası, kurulduğu dönemde büyük zorluklar ve imkanların kıt olduğu bir dönemde oluşturuldu ve bugüne kadar on binlerce ailenin de ekmek kapısı haline geldi.
ULU ÖNDER ATATÜRK’ÜN NURİ ŞEKER’LE YAPTIĞI GÖRÜŞME YAZILDI
Nuri Şeker Uşak Şeker Fabrikası’nın ön kısmına Ulu Önder Atatürk’ün fabrikanın kurucusu Nuri Şeker için söylediği sözler de yer aldı. Uzun ve yorucu bir kuruluş aşamasından sonra fabrikanın renkli bir açılış töreni yapıldığı ve üretilen şekerlerden numune olarak Mustafa Kemal Atatürk’e götürüldüğü vurgulandı. Ulu Önder Atatürk’ün, Nuri Şeker’e, “Her sahada madalyamız vardı ve sen ilk iktisat madalyasını bize kazandırdın. Ben Yunan’ı denize döktüm, sen iktisadi harp ilan ediyorsun, bu şeref hangi aliye nasip olur?” sözleri eklendi.
FAKİR DÜŞEN UŞAK HALKI FABRİKAYLA AYAĞA KALKTI
Milli Mücadele döneminde Uşak ve tüm illerde işgalden dolayı bir fakirlik vardı ve halk geçimini sağlamakta güçlükler çekiyordu. Nuri Şeker Uşak Şeker Fabrikası’nın kurulmasıyla, hem pancar üreticisi hem de fabrikadaki işçiler geçimlerini daha kolay temin etmeye başladılar. Fabrikanın kurucuları, üretim aşamasının ardından da bir çok güçlüğü göğüslediler ve kendi evlerine dahi şeker götürmedikleri oldu. Uşak Şeker Fabrikası, 1931’de Sanayi Maden Bankası’na devredildi ve devletleştirilme süreci, fabrikasının iflas ettirildiği de ortaya atılmıştı. Fakat 1935’te Alpullu, Uşak, Eskişehir ve Turhal’daki şeker fabrikaları üretim süreçlerinde koordinasyonu sağlamak, teknik ve idari yönetimi kolaylaştırmak amacıyla Türkiye Şeker Fabrikaları A.Ş. adıyla devletleşti.