Ercan Uzun, “Doğası yandaş sermayelere ve emperyalistlere peşkeş çekilen, insan hayatı ve tabiat umursanmadan kâr hırsının en ilkel performanslarına sahne olan ülkemiz, bugün bir facia daha yaşamıştır.
Yıllardır demokratik kitle örgütlerinin, çevre mücadelecilerinin, muhalif partilerin ve yöre insanının itirazlarına rağmen iktidar eliyle bereketli topraklarında siyanürle altın aranan Erzincan’daki Çöpler Altın Madeni’nde toprak kayması yaşanmıştır. Canları hiçe sayılan 9 işçiden haber alınamazken siyanürlü solüsyona bulaşmış toprağın etrafa saçılması da tehlikeyi büyütmüştür” dedi.
“Burada altını çizmek gereken şey, “Irmağının akışına ölürüm.” diye milliyetçi oyları cezbedenlerin, ülkede satmadığı ırmak, dağ; talana açmadığı arazi kalmadığıdır” diyen Ercan Uzun, şöyle söyledi:
“Çöpler Altın Madeni, siyanür sızıntısı nedeniyle ceza alan Anagold Madencilik tarafından işletilmektedir. Yani zaten doğayı zehirlediği için ceza alan bir kuruma tekrar doğayı talan hakkı tanınmış, adeta kurda kuzu emanet edilmiştir. Ayrıca Anagold’dan faciaya ilişkin yapılan açıklamada sebeplere hiç değinilmemesi, bizim yüreğimizi yakan bu facialar konusunda sermayenin ne kadar pişkin olabildiğini bir kez daha göstermiştir. Anagold'un ise yüzde 80'i daha önce vergi borcu silinen Kanadalı altın maden şirketi Alacer Gold'a, yüzde 20'si ise iktidara yakınlığıyla bilinen Çalık Grubu bünyesinde bulunan Lidya Madencilik'e aittir. Yani yandaş sermaye ve emperyalistler el ele vermiş, doğamızı talan etmiş, insanımızın canını hiçe saymıştır. Eğitim-İş olarak her zaman söylüyoruz: Doğa, en büyük öğretmendir ve ders, siz onu alana kadar devam eder.
Ülkemiz artık ders almalı, hesap sormalı ve yeni faciaların yaşanmasını bu yolla önlemelidir. Kendi memleketlerinde baca filtresini zamanında değiştirmeyi bile unutmayan yabancı sermayenin, ülkemizin topraklarını bir akbaba gibi gagalamasına ve  insanımızın hayatını hiçe saymasına derhal bir son verilmelidir.”
Ercan Uzun, şöyle dedi: “İliç’teki faciya dair bilim insanlarından oluşan tarafsız bir inceleme kurulu oluşturmalı, kurulun açıklayacağı raporun ardından şeffaf ve tarafsız bir yargılama süreci başlatılmalı, adalet sağlanarak benzer zihniyetteki tüm sermayelere bu ülkenin sahipsiz olmadığı gösterilmelidir.
Eğitim-İş olarak haber alınamayan 9 işçinin derhal ve sağ salim şekilde bulunmasını umuyor, bu facianın son olmasını diliyor ve konunun takipçisi olduğumuzun altını çiziyoruz.”
 

Kaynak: HABER MERKEZİ