Medicana'dan yapılan açıklamaya göre, her insanın hayatı boyunca pek çok kez karşılaştığı burun kanaması bazen basit sebeplerden kaynaklanırken, bazen de hafife alınmayacak hastalıkların belirtisi olabiliyor.

Endişeye neden olan burun kanamasının tekrarlanmaması içinse basit önlemler alınabiliyor. Açıklamada görüşlerine yer verilen Yalçınozan, burun kanaması hakkında bilgi verdi.

Yalçınozan, "Burun kanaması her insanın hayatı boyunca karşılaşabileceği bir durumdur ve genelde 2-10 yaş ile 50-80 yaş arası daha fazla gözlenmektedir. Burun kanamasının pek çok sebebi olabilir. Bunları lokal ve sistemik olarak ikiye ayırmak mümkündür." ifadelerini kullandı.

Burun karıştırmanın en sık kanama nedeni olduğunu ifade eden Yalçınozan, burun karıştırmanın burun ön kısmında yara ve kanamaya neden olduğunu, ani burun veya yüz travmalarının, kırıklara ve mukozal hasarlara neden olabilecekleri için burun kanaması ile sonuçlanabildiğini, burun kanamasının bir başka yaygın nedeninin ise enfeksiyon ve mukozal enflamasyon olduğunu aktardı.

Yalçınozan, sinüzit, üst solunum yolu enfeksiyonları ve alerji gibi solunum yolları enflamasyonlarının hasarlanmaya başlayan bölgelerden kanamaya neden olabildiğini vurgulayarak, şu bilgileri verdi:

"Burunun iki tarafı arasındaki bölmede bulunan eğrilikler (deviasyonlar) nedeniyle nazal hava akımının bu düzensizliklerde oluşturduğu kuruluk ve kanama da bir başka lokal nedendir. Sistemik nedenlerden ise yüksek tansiyon burun kanamasının direkt bir nedeni olmasa da burun kanaması olan hastalarda yüksek tansiyonun saptandığı ve yapılan muayenelerde yüksek tansiyona bağlı olabileceği düşünülen burun içi damarlarının genişlediği görülmüştür. Bu nedenle hipertansiyon kontrol altında tutulmalıdır. Tekrarlayan burun kanamaları ile kendini gösteren bazı kalıtsal damar hastalıkları, kortizon olmayan anti-inflamatuvar ilaçlar, kan sulandırıcıların kullanımı sistemik burun kanaması nedenleri arasında en çok karşımıza çıkan faktörlerdir."

- "Sakin kalmaya özen gösterin"

Kişilerin burun kanaması nedeniyle endişelenebileceğini kaydeden Doç. Dr. Yalçınozan, "Hasta ilk müdahalesini, kafasını öne doğru bir lavaboya veya çanak/leğen gibi bir kaba doğru eğerek sakince oturmuş bir şekilde, yaklaşık 10 dakika boyunca burun deliklerini iki taraftan da sıkıştırarak konservatif olarak kendisi uygulayabilir. Bunu yaparken arada buruna soğuk su çekilerek, burun etrafı veya alına buz uygulaması yapılmalı ve ağızda biriken kan tükürülmelidir. Burun kanaması tedavisinde hasta sakin olması gerektiğinin bilincinde olmalıdır. Hasta ilk müdahaleyi takiben kanama durması durumunda takip eden günlerde KBB kliniğine başvurabilir. Yapılan ilk müdahalelere rağmen kanamanın durmadığı durumlarda ise en yakın acil servise başvurabilir. Burun içi antiseptik krem uygulamaları oldukça etkilidir ki bu sayede çoğu vakada herhangi ileri bir müdahaleyi gerektirecek durumun önüne geçilmiş olunur." değerlendirmesini yaptı.

Doç. Dr. Eda Tuna Yalçınozan, burun kanamasını veya kanamanın tekrarlamasını önlemek için şu önerilerde bulundu:

"Burun karıştırma alışkanlığından vazgeçilmelidir. Güçlü/hızlı bir şekilde burun silme ve sümkürmekten kaçınılmalıdır. Ağız açık hapşırılmalıdır. Hem bulunduğunuz ortamı nemlendirmeli, hem de burun içini nemlendirmek için solüsyonlar ve kremler kullanılmalıdır. Sıcak su ile banyo/duş yapmaktan kaçınılmalıdır. Sıcak ve baharatlı yiyeceklerden uzak durulmalıdır. Aspirin ve benzeri kan sulandırıcı ilaçlar kullanan hastalarda gerekirse hekim onayı alınarak tedaviye ara verilmeli, bu mümkün değilse hekim kontrolünde kullanılmaya devam edilmelidir."

AA

Editör: Zülal Karadedeli